Kâinat Mükemmel Bir Düzen Ve İntizam İçindedir
Gönderen Kadir Hatipoglu - Mart 02 2021 08:57:59

Kâinat Mükemmel Bir Düzen Ve İntizam İçindedir

                                                        Vaaz Resimleri: w.jpg

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

وَالشَّمْسُ تَجْرِى لِمُسْتَقَرٍّ لَهَا ذَلِكَ تَقْدِيرُ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ

"Güneş de kendi yörüngesinde akıp gitmektedir. Bu mutlak güç sahibi, hakkıyla bilen Allah'ın takdiri (düzenlemesi) dir.” (Yasin, 36/38)

وَالْقَمَرَ قَدَّرْنَاهُ مَنَازِلَ حَتَّى عَادَ كَالْعُرْجُونِ الْقَدِيمِ

“Ayın dolaşımı için de konak yerleri (evreler) belirledik. Nihayet o, eğrilmiş kuru hurma dalı gibi olur.” (Yasin, 36/39)

 لاَ الشَّمْسُ يَنْبَغِى لَهَا اَنْ تُدْرِكَ الْقَمَرَ وَلاَ اللَّيْلُ سَابِقُ النَّهَارِ وَكُلٌّ فِى فَلَكٍ يَسْبَحُونَ

“Ne güneş aya yetişebilir, ne de gece gündüzü geçebilir. Her biri bir yörüngede yüzmektedir." (Yasin, 36/40)

Üzerinde yaşadığımız dünya, hikmet yurdudur. Sadece bizim gezegen mi? Elbette bu hikmetli yaratılış, tüm kâinata hâkimdir. Yüce Allah’ın kusursuz düzeni ve sonsuz ilmi tüm eşya üzerinde sergilenmiştir.

Bu dünyada ihtiyacımız olan her şey hazırlanmış bir sofra gibi önümüze serilmiştir. Bu düzenlemede hiçbir şey eksik bırakılmamış, her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüştür. Gece ile gündüzün gidip gelmesi, mevsimler, yağmur yağdıran bulutlar, toprağın çıkardığı çeşit çeşit bitkiler, etrafımızı saran sayısız hayvan cinsi ve uzay boşluğundaki sayısız gök cismi... Her şey bizim için ve düzenli bir şekilde yaratılmıştır. Nitekim yüce Allah, yarattığı bu ihtişamlı âleme şöyle dikkatlerimizi çekiyor:

اَلَّذِى خَلَقَ سَبْعَ سَمَوَاتٍ طِبَاقًا مَا تَرَى فِى خَلْقِ الرَّحْمَنِ مِنْ تَفَاوُتٍ فَارْجِعِ الْبَصَرَ هَلْ تَرَى مِنْ فُطُورٍ

“O, yedi göğü uyum ve ahenk içinde tabaka tabaka yaratandır. Rahmanın yaratışında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Bir kere daha bak! Hiçbir çatlak (ve düzensizlik) görüyor musun?” (Mülk, 67/3)

ثُمَّ ارْجِعِ الْبَصَرَ كَرَّتَيْنِ يَنْقَلِبْ اِلَيْكَ الْبَصَرُ خَاسِئًا وَهُوَ حَسِيرٌ

“Sonra tekrar tekrar bak; bakışların (aradığı çatlak ve düzensizliği bulamayıp) aciz ve bitkin halde sana dönecektir.” (Mülk, 67/4)

Ayetlerde de bildirildiği üzere evrendeki her şey mükemmel bir düzene ve uyuma sahiptir. Yüce Allah’ın yarattığı, ince hesaplar gerektiren bu mükemmel düzeni ve ince detayları bilim adamları uzun uzun araştırmakta ve büyük hayranlık duymaktadırlar. Yaptıkları buluşlarında ve icatlarında, bu mükemmel kâinat onlara en büyük ilham kaynağı olmaktadır.

Dikkatle incelersek evrendeki bu intizam birden bire olmamakta, safhalar hâlinde yavaş yavaş gerçekleşmektedir. Bir çekirdeğin kabuğunu yararak açılması, yüce Allah’ın “Fettâh” isminin tecellisidir. Yerin çekimine rağmen yukarıya doğru başlayan hikmetli ve intizamlı yürüyüş. Derken fidan devresine erişmesi. Boy atma ve kalınlaşma devreleri ve sonunda çiçek açıp meyve vermesi... Her meyvenin de büyümesi, kemale ermesi ve o yumuşak meyveden sert çekirdeklerin süzülmesi, yine birden bire değil; safhalar hâlinde gerçekleşmekte. Her safhası ilim ve hikmetle yürütülen bu akıl almaz faaliyetler, yeryüzünü değişik tablolarla doldurur ve bizi bu ilâhî sanatlara hayran bırakır.

هُوَ اللهُ الْخَالِقُ الْبَارِىءُ الْمُصَوِّرُ لَهُ اْلاَسْمَآءُ الْحُسْنَى يُسَبِّحُ لَهُ مَا فِى السَّمَوَاتِ وَاْلاَرْضِ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ

“O, Allah’tır, yaratandır, yoktan var edendir, şekil verendir. Güzel isimler O’nundur. Göklerdeki ve yerdeki her şey Onu tesbih eder (yüceltir). O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Haşr, 59/24)

Mevlamız kâinattaki mükemmelliği, kendisine inanmamız ve gereği gibi ibadet etmemiz için sürekli olarak bizlere tanıtmaktadır. Böyle bir düzenin tesadüfen olmadığını, ilim ve hikmet sahibi bir yaratıcı tarafından var edildiğini, her türlü nimetin bizlerin istifadesine sunulduğunu belirtmiştir. Tüm bu nimetlere, ikramlara, lütuflara karşılık bizden, sadece kendisine inanmamızı, O’na şükretmemizi istemektedir.

Kendi aramızda bile bize bir çay ısmarlayana, bir iyilik yapana karşı nasıl teşekkür ediyor ve minnet duyuyorsak, bizi yoktan var eden, sayısız nimetler veren Allah’a karşı elbette daha büyük bir hamd ve şükür içinde bulunmamız gerekir. Aksi takdirde, yapılan tüm iyiliklere karşı nankörlük etmiş, nimetin kıymetini gereği gibi anlayamamışız demektir.

Nitekim yüce Allah, kendisine şükrettiğimiz takdirde, verdiği nimetlerini artıracağını, bollaştıracağını açıkça beyan etmektedir.

وَاِذْ تَاَذَّنَ رَبُّكُمْ لَئِنْ شَكَرْتُمْ لاَزِيدَنَّكُمْ وَلَئِنْ كَفَرْتُمْ  اِنَّ عَذَابِى لَشَدِيدٌ

 “Hani Rabbiniz şöyle duyurmuştu: “Andolsun, eğer şükrederseniz elbette size nimetimi artırırım. Eğer nankörlük ederseniz, hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir.” (İbrahim, 14/7).

Kâinat, bir kitap gibidir. Her şeyi sırlarla doludur. O kitabı okumamız, sırlarını keşfetmemiz ve böylece Yaratıcıyı gereği gibi tanımamız, O’na ibadet etmemiz lazımdır.

Çünkü,

اَلَّذِى لَهُ مُلْكُ السَّمَوَاتِ وَاْلاَرْضِ وَلَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَرِيكٌ فِى الْمُلْكِ وَخَلَقَ كُلَّ شَىْءٍ فَقَدَّرَهُ تَقْدِيرًا

 “O, göklerin ve yeryüzünün mülkü (hükümranlığı) kendisine ait olandır. Çocuk edinmemiştir. Mülkünde hiçbir ortağı da yoktur. O, her şeyi yaratmış ve yarattığı o şeyleri bir ölçüye göre takdir etmiştir.” (Furkân, 25/2)

 

Dr. Zafer KOÇ



islam ve Hayat,Güncel Vaaz ve Hutbeler