Vaaz Kategorileri
İman Konuları
İbadet Konuları
Sosyal Konular
Ramazan Vaazları
Dini Günler ve Geceler
DİB Örnek Vaazları
Kur'an'dan Öğütler
Genel Konular
islam ve Aile
Görev,Sorumluluk,Ahlak
Mevlid-i Nebi Vaazları
Ana Menü
Çocuklar İçin
Kur'an Öğreniyorm
Dinimi Öğreniyorum
Dini Bilgiler
Oyunlar
Ansiklopedi ve sözlük
Osmanlıca Sözlük
İslam Ansiklopedisi
Dini Sözlük
Dini Terimler
Küçük Lügat
Dini Kitaplar
P.Hayatı Salih Suruç
Kur'an ve Bilim
Günümüzde İslam
Kıssadan Hisse
Ehli Sünnet Yolu
İslam Tasavvufu
En Güzel Örnek
Gıybet Hastalığı
Adım Adım Kurtuluş
Mesneviden Öyküler
Yirmi Altıncı Cüzün Özeti

Kur'an-I Kerimi Tanıyalım                        

Yirmi Altıncı  Cüzün Özeti

1. Yirmi Altıncı cüzde Ahkaf, Muhammed, Fetih, Hucurat, Kaf Sûreleri ve Zariyat Sûresinden otuz âyet bulunmaktadır.

Ahkaf Sûresi

Mekke döneminde inmiştir. 35 âyettir. Sûre, adını 21. âyette geçen “Ahkâf” kelimesinden almıştır. Ahkâf, sûrede sözü edilen “Âd” kavminin yaşadığı Yemen’de bir bölgenin adı olup, uzun ve kıvrımlı kum yığınları demektir. Konusu itibariyle bir önceki sûrenin devamı niteliğindedir.

2. 1-14 ayetler arasında Kuran’ın Allah tarafından indirilmiş bir kitap olduğu, göklerin ve yerin hak olarak yaratıldığı, Allah’tan başka kimsenin yaratmaya güç yetiremeyeceği, asla ve asla cevap verme imkanı olmayan putlara dua edenlerden daha şaşkın kimse olmadığı, Hazreti Muhammed’in ilk peygamber olmadığı, ondan önce de çok peygamberin geldiği, kafirlerin kendi akıllarını beğenerek: Eğer bu dinde bir hayır olsaydı biz iman etme önceliğini kimseye kaptırmazdık, demeleri, Rabbimizden Allah deyip istikamet üzere olanlara korku olmadığı anlatılır.

3. 15-20 ayetler arasında anne babaya iyilik yapmanın gerekli olduğu, zira onların çok büyük lütuflarda bulunarak bizleri büyüttüğü, anne babaya öf diyerek saygısızlık yapan nankörlerin sözleri, dünya hayatının nimetlerini tadan kâfirlerin cehenneme gönderileceği anlatılır.

4. 21-28 ayetler arasında Âd kavmine gönderilen Hud peygamberin kavmine yaptığı konuşma, kavmin imam etmemesi neticesinde onlara azap yüklü yağmur görünümlü bulutların gönderilmesi anlatılır.

5. 29-35 ayetler arasında hazreti peygamberi dinleyen cinlerin konuşmaları, cinlerin kendi kavimlerine gidip diğer cinleri de davet etmeleri anlatılır. Son âyette de Rabbimiz, peygamber efendimize hitaben:

فَاصْبِرْ كَمَا صَبَرَ اُو۬لُوا الْعَزْمِ مِنَ الرُّسُلِ وَلَا تَسْتَعْجِلْ لَهُمْؕ كَاَنَّهُمْ يَوْمَ يَرَوْنَ مَا يُوعَدُونَۙ لَمْ يَلْبَثُٓوا اِلَّا سَاعَةً مِنْ نَهَارٍؕ بَلَاغٌۚ فَهَلْ يُهْلَكُ اِلَّا الْقَوْمُ الْفَاسِقُونَ

         Ulul Azm peygamberler nasıl sabrettilerse sen de onlar gibi sabret! Buyurur ve Sûre biter.

Ulul Azm peygamberler beş tanedir: Hazreti Nuh, İbrahim, Musa, İsa ve Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemdir.

Muhammed Sûresi

Medine döneminde inmiştir. 38 âyettir. Sûre, adını Peygamber Efendimizin, ikinci âyette geçen adından almıştır. Sûre, ayrıca yirminci âyette geçen “el-Kıtâl” kelimesinden dolayı “Kıtâl sûresi”, diye de anılmaktadır.

Sûrede temel konu cihad olmak üzere başlıca, savaş, esirler, ganimetler ve münafıkların durumu konu edilmektedir.

6. 1-11 ayetler arasında kâfirlerin yaptığı amellerin boşa çıkacağı, savaş esirlerinin durumu, Allah’ın dinine yardım edenlere Allah’ın da ona yardım edeceği, Allah’ın müminlerin hamisi, velisi ve koruyucusu olduğu, kafirlerin ise sahipsiz oldukları anlatılır.

7. 12-19 ayetler arasında Allah teâlânın iman eden ve salih amel işleyenleri cennete koyacağı, kafirlerin hayvanlar gibi yaşadıkları, hayvanlar gibi yiyip içip hayat sürdükleri ve ibret almadıkları, cennette değişik şekillerde nimet nehirlerinin olduğu, orada türlü türlü meyvelerin olduğu, peygamberin vaazını dinlemeye gelip de vaaza kulak vermeyenlerin durumu ve Allah’tan başka ilahın olmadığı anlatılır.

8. 20-38 ayetler arasında münafıkların keşke bir Sûre inseydi de onunla amel etseydik dedikleri, Sûre nazil olunca hoşnutsuz olmaları, bazı kimselerin idareci olsaydı yer yüzünde fesat çıkarıp, akraba hukukunu koparmaları, kafirlerin canını alan meleklerin onların canlarını döve döve almaları, mücahitlerin ve sabırlı kimselerin kimler olduğu anlaşılıncaya kadar imtihanın devam edeceği, peygambere itaat etmenin gerekliliği, gevşek davranmamak, dünya hayatının bir oyun ve oyalanma olduğu, cimrilikten uzak durmak gerektiği ve Allah’ın, isterse dinine hizmet edecek kimseleri var edeceği anlatılır.

Fetih Sûresi

Medine döneminde inmiştir. 29 âyettir. Sûre, adını 1, 18 ve 27. âyetlerde geçen “fetih” kelimesinden almıştır.

Sûrede başlıca, hicretin altıncı yılında Hz. Peygamber ile Mekke’li müşrikler arasında gerçekleşen Hudeybiye antlaşması, cihad, savaştan geri kalan münafıklar ve Mekke’nin fethedileceği müjdesi konu edilmektedir.

Fetih sûresinin değeri ve özelliği hakkında Hz. Peygamber şu açıklamayı yapmıştır:

 لَقَدْ أُنْزِلَتْ عَلَىَّ اللَّيْلَةَ سُورَةٌ لَهِيَ أَحَبُّ إِلَىَّ مِمَّا طَلَعَتْ عَلَيْهِ الشَّمْسُ ثُمَّ قَرَأَ ‏‏‏إِنَّا فَتَحْنَا لَكَ فَتْحًا مُبِينًا

“Bu gece bana, üzerine güneşin doğduğu her şeyden daha değerli ve güzel bir sûre gönderildi”; Peygamberimiz bunu söyledikten sonra Fetih sûresini okumuşlardır (Buhârî, “Tefsîr”, 48/1).

9. 1-17 ayetler arasında peygambere açık bir fethin nasip edildiği, göklerin ve yerin ordularının Allah’ın emrinde olduğu, Mekke’ye umre yapmak silahsız bir şekilde için yola çıkan peygamber efendimizin emrine uymayıp evlerinde kalan münafıklardan, peygamberin bir daha Medine’ye dönemeyeceğini düşünerek planlar yapan münafıkların konuşma ve bahaneleri anlatılır.

10. 18-29 ayetler arasında Hudeybiye olayında peygamberle birlikte canını seve seve vereceğinin sözünü veren müminlerden Allah’ın razı olduğu, Allah teâlânın o gün müşriklerin güçlerini kırdığı için silahsız bir şekilde gelen hazreti peygamber ve sahabesine karışamadıkları, peygamberin gördüğü rüyanın daha iyi bir ortamda gerçekleştiği, Peygamberin Allah elçisi olduğu, müminlerin kendi aralarında merhametli, kafirlere karşı ise cesur ve atılgan oldukları anlatılmıştır.

Hucurat Sûresi

Medine döneminde inmiştir. 18 âyettir. Sûre, adını dördüncü âyette geçen “Hucurât” kelimesinden almıştır. Hucurât odalar demektir. Burada Hz. Peygamber’in aile efradıyla birlikte ikamet ettiği odalar kastedilmektedir.

Sûrede başlıca, mü’minlerin, gerek Hz. Peygambere karşı, gerek kendi aralarında uymaları gereken bazı görgü ve ahlâk kuralları konu edilmektedir.

11. 1-10 ayetler arasında Allah’ın sözünün Hazreti peygamberin sözlerinin önüne hiçbir şey geçirmemek gerektiği, peygamber ile konuşurken dikkat etmek gerektiği, her habere inanmamak, onu araştırmak gerektiği, müminlerin kardeş oldukları anlatılır.

12. 11-18 ayetler arasında ahlaki emir ve tavsiyeler verilmiştir. Kimseyle alay etmemek, lakap takmamak, gıybet etmemek gibi. Müslüman olan birinin müslüman olduğu için minnet etmemesi gerektiği, minnet edecek olanın Allah olduğu ve göklerin ve yerin gaybi meselelerini sadece Allah’ın bildiği anlatılarak Sûre biter.

Kâf Sûresi

Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını başındaki “Kâf” harfinden almıştır.

Sûrede başlıca İslâm inancının temel esasları çerçevesinde, Allah’ın birliğinin delilleri, Peygamberlik, öldükten sonra dirilme ve geçmişteki inkârcı milletlerin başlarına gelen felaketler, uğradıkları azaplar konu edilmektedir.

Sahâbe döneminden beri Kur’an’ı düzenli ve devamlı okuyan müslümanlar, günlük okunacak bölümleri, sûrelerin uzunluklarını göz önüne alarak ayırmışlar, bu ayırmaya tahzîb, her bölüme de hizb demişlerdir.

İlk bölüm üç sûredir: Bakara, Âl-i İmrân ve Nisâ.

İkinci bölüm beş sûredir: Mâide, En‘âm, A‘râf, Enfâl, Tevbe (Berâe).

Üçüncü bölüm yedi sûredir: Yûnus, Hûd, Yûsuf, Ra‘d, İbrâhim, Hicr, Nahl.

Dördüncü bölüm dokuz sûredir: İsrâ, Kehf, Meryem, Tâhâ, Enbiyâ, Hac, Mü’minûn, Nûr, Furkān.

Beşinci bölüm on bir sûredir: Şuarâ, Neml, Kasas, Ankebût, Rûm, Lokmân, Secde, Ahzâb, Sebe’, Fâtır, Yâsîn.

Altıncı bölüm 13 sûredir: Sâffât, Sâd, Zümer, Mü’min (Gāfir), Fussılet, Şûrâ, Zuhruf, Duhân, Câsiye, Ahkāf, Muhammed, Fetih, Hucurât.

Bundan sonraki bölümlerin genel adı “mufassal”dır; bunların uzun olanları (tıvâl) Kāf sûresiyle, orta uzunlukta (evsât) olanları Abese sûresiyle, kısa (kısâr) olanları ise Duhâ sûresiyle başlamaktadır. Mufassal genel bölümünün başında Hucurât mı yoksa Kāf mı bulunduğu konusunda görüş ayrılığı bulunmakla beraber çoğunluk Kāf sûresini mufassal bölümünün ilk sûresi olarak kabul etmişlerdir (İbn Kesîr, VII, 370-371; İbn Âşûr, XXVI, 214).

Kāf sûresini, Hz. Peygamber’in cuma hutbesinde, kurban ve ramazan bayramlarında, sabah namazının farzında sık sık okuduğuna dair sağlam rivayetler vardır (Müslim, “Salât”, 165-171).

13. 1-15 ayetler Kuran’ın azametinden, Allah teâlânın yarattığı göklere, yere, yiyeceklere ve benzeri nimetlere bakıp ibret almaktan, Allah teâlânın yeri ve göğü yarattığı için yorulmadığından bahsedilir.

14. 16-45 Allah teâlânın insanı yarattığı ve onun içinde geçen şeyleri bildiği, insanın sözlerini yazan meleklerin olduğu, cehennemin büyükçe bir yer olduğu, Kuran’ın Allah tarafından indirilmiş olduğu ve kimsenin sözleri olmadığı, peygamberin sabırlı olması gerektiği ve kimseyi zorla hidayete erdiremeyeceği sadece uyarmak için görevli olduğu anlatılır.

Zariyat Sûresi

Mekke döneminde inmiştir. 60 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “ez-zâriyât” kelimesinden almıştır. Zâriyât, esip savuran rüzgârlar demektir.

Sûrede başlıca, öldükten sonra hesap için toplanma, inkârcıların ahirette karşılaşacakları azap, mü’minlere verilecek mükâfatlar, Allah’ın varlığını ve birliğini gösteren kevni deliller konu edilmektedir.

15. 1-23 ayetler arasında Allah teâlânın yüceliğinden bahsedilir. Rüzgarları taşıyan meleklerden, kıyametin ne zaman kopacağını soran şüphecilerden, ahiret hayatından şüphe edenlerin azap göreceğinden, müttakilerin özelliklerinden bahsedilir. Müttakiler; işlerini düzgün yapan, gecelerin bir kısmında kalkıp ibadet eden, mallarında fakir fukara kimselerin hakkının olduğunu bilen kimselerdir. Ayrıca Allah teâlânın varlığının delillerinden bazıları anlatılır.

16. 24-37 ayetler arasında Hazreti İbrahim’in yanına insan şeklinde gelen meleklerin hazreti ibrahim ile diyaloğundan, Hazreti İbrahim’in İshak ile müjdelenmesi ve bu meleklerin Lut peygamberin kavmini helak etmek için Hazreti İbrahim’in yanına uğrayan melekler olduğundan bahsedilir.

 

Online Bağış
Hediyen Dünyanın En Güzel Hediyesi Olsun
Haftanın Hutbesi
16.02.2024 Dünyayı Barış Ve İtidale Çağırıyoruz
09.02.2024 Hayatı Değerli Kılan Ölçü: İman
02.02.2024 Rabbimiz, Müminleri Yalnız Ve Yardımsız Bırakmaz
26.01.2024 Mülk Sûresinden Mesajlar
19.01.2024 Bizi Güçlü Kılan, Birlik Ve Beraberliğimizdir
12.01.2024 Allah’ın Rahmet Ve İnayetine Sığınmanın Adı: Eûzü-Besmele
Kur'an-ı Kerim Dinle
DİB Kur'an Portalı
Ramazan Pakdil Sureler
Bünyamin Topçuoğlu
Bünyamin T.oğlu Aşirler
İlhan Tok Hatim
Abdussamed Hatim
Abdul Rahman Al Sudais
Ahmed Al Ajmi Hatim
F.Çollak Görüntülü Hatim
İshak Daniş Hatim
5 Hafız OK takipli Hatim
Mehmet Emin Ay Hatim
İsmail Biçer Ok Takipli
İsmail Biçer Aşr-ı Şerifler
114 Sure 114 Hafız
S.Hafızlar Görüntülü
Kur'an International
Tefsir
Cüz Cüz Kur’an Özeti
Her Cüzden Üç Mesaj
Elmalı Tefsiri
Elmalı Meali
Fizilali Kur'an
DİB Kuran Meali
Kur'an-ı Nasıl Anlayalım
Fıkıh
K.İslam Fıkhı
R. Muhtar-İbn-i Abidin
Gurer Ve Dürer
Mülteka El Ebhur
Kuduri Tercümesi
Nûru'l-îzâh Tercümesi
Büyük Şafi Fıkhı
Detaylarıyla Namaz
Hadis
Kütübüs-Sitte
Sahihi Buhari
Riyazüs Salihin
Ellü'lüü vel-Mercan
Hadis El Kitabı
40 Hadis ve izahı
Uydurma Hadisler
Üye Adı
Parola

Şifremi unuttum -
Sayfa oluşturulma süresi: 0.02 saniye 14,839,507 Tekil Ziyaretçi
Copyright © 2012 islamda Hayat
Sitemizdeki Vaaz, Hutbe ve Yazılar kaynak göstermek şartı önceden izin Almadan Ticari Amaçlar Dışında Kullanmak Serbestir.

Tüm Bilgiler Ümmete Vakıftır copyright © 2002 - 2024