İSLAM ANSİKLOPEDİSİ



HACC-I İFRÂD

Umreye niyet etmeksizin yapılan tek hac.

Mikat'ta Mekke'nin dışından gelen kimsenin yalnız hac niyetiyle ihrama girip, kudûm tavafını yaptıktan sonra hac ile ilgili menasik (ameller) bitinceye kadar Mekke'de ihramlı olarak kalmasıdır. Bu hacda umre bulunmayıp, tek bir hac yapılmış olduğundan, hacc ı müfrîd ve hacc-ı ifrat diye adlandırılır.

Hace-ı ifrat yapmak isteyenler şöyle niyet ederler:

(Allahümme innî ürîdü'l-hacce feyessirhü lî ve tekabbelhü minnî)

"Allah'ım senin rızanı kazanmak için haccetmek istiyorum. O'nu ifa etmeyi benim için kolaylaştır ve benden kabul eyle" diyerek yalnız hacca niyet eder. Gerekli temizlik yapıldıktan sonra ihrama girer, sonra iki rekât namaz kılar. Birinci rekâtla Fatihadan sonra Kâfirûn: İkinci rekâtta ise Fatihadan sonra İhlas suresinin okunması efdaldir. İhrama girildikten sonra şöyle telbiye getirilir:

"Lebbeyk Allahümme lebbeyk, lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk İnne'lhamde ve'n-ni'mete leke ve'l-mülk. Lâ şerîke lek"

"Tekrar tekrar icabet sana yâ Rabbi, tekrar icâbet sana... tekrar icabet sana... senin ortağın yoktur. Tekrar icabet sana... Hiç şüphe yok ki hamd ve nimet sana mahsustur. Mülk de senindir, senin ortağın yoktur." Erkekler bunu yüksek sesle söylerler ve bu arada Peygamber (s.a.s)'e alçak sesle salâvat getirirler. Kadınlar ise, telbiye, diğer dua ve zikirlerde seslerini yükseltmezler, hafif sesli olarak yaparlar. Artık niyet ve telbiyenin yapılmasıyla ihrama girilmiş ve ihramın yasakları başlamış demektir. Bundan böyle ihramdan çıkıncaya kadar ihramlıya yasaklanmış olan fiil ve davranışlardan sakınmak gerekir.

İfrat veya Kırân haccı yapmak üzere Mekke'nin haricinden gelenler Kudûm tavafı yaparlar. Bu Mekke'ye varış tavafı demektir. Sadece umre veya temettû haccı yapanlar ile Mîkat sınırları içerisinde bulunanlar kudûm tavafında bulunmazlar. Bu, uzaktan gelenler için sünnet olup Mekke'lilere sünnet değildir. Hacc-ı ifrâd yapan kişinin kudûm tavafından sonra efdal olan hemen sa'y etmemesi, bunu ziyaret tavafından sonraya bırakmasıdır.

Kudûm Tavafı Nasıl Yapılır:

İfrat haccı yapmak üzere yalnız hac için ihrama girmiş olanlar:

"Allahümme innî ürîdü tavâfe beytike'l-harâm. Feyessirhû li ve tekabbelhu minnî seb'ate eşvâtın tavâfe'l-kudûmi lillâhi teâlâ azze ve celle."

"Allah'ım, rızan için "kudûm tavafını" yapmak istiyorum. Onu bana kolaylaştır ve benden kabul eyle" diye niyet ederek tavafı şöyle yapar: Abdestli olarak Hacerü'l-esved'i selâmladıktan sonra Kâbe'yi sola alıp, Beytin kapısına doğru gitmek suretiyle altın oluk tarafında bulunan yarım daire şeklindeki Hatîm'in dışından olmak üzere yedi defa sünnet ve adabına uygun bir şekilde Kâbe'yi tavaf eder. Bu tavafların herbirine "şavt" denir. Tavaf esnasında tekbir ve tehlil getirerek eller kaldırılıp hacerü'l esved'e sürülür ve mümkün ise öpülür. Bunlar mümkün olmazsa karşıdan el sürme işareti yapılır. Buna "istilâm" (selâmlama) denir. Bu şekilde yedi şavt bir tavaf sayılır. Eğer bu tavaftan sonra vacib olan sa'yi yapmak isterse üç şavtta hızlı adımlarla çalımlı şekilde seğirtmek demek olan "remel" yapması müstehab olur. Sa'yi ziyaret tavafından sonraya bırakacak olursa remel yapmaz. Her tavaftan sonra iki rekât namaz kılmak vacibdir. Bu namaz mümkünse Makâm-ı İbrahim'de kılınır.

Hacc-ı ifrâtta, müfrîd (ifrâd haccı yapan) hacdan önce umre yapmaz, sadece kudûm tavafı yapar; bundan sonra "sa'y" yapsa bile tıraş olup ihramdan çıkmaz. İhramlı olarak Mekke'de Zilhicce ayının sekizinci günü (terviye günü) güneş doğduktan sonra telbiye, tekbir ve tehlil yaparak Minâ'ya hacılarla hareket eder. Terviye günü öğle namazından, arefe günü sabah namazına kadar ki beş vakit namazı Minâ'da (Hayf Mescidi'nde) kılmak ve orada gecelemek sünnettir.

Zilhicce'nin dokuzuncu arefe günü sabah namazından sonra vakfe yapmak üzere Arafât'a çıkılır. Vakfe, arefe günü zevâl vaktinden başlar, bayramın birinci günü fecir doğunca ya kadar devam eder. Burada gerekli ibadet yerine getirilerek, güneş battıktan sonra Müzdelife'ye hareket edilir. Arafat'ta vakfe yapmak haccın bir rüknü olup, farzdır. Müzdelife'de geceyi geçirmek ise vacibdir. Burada şeytan taşlamada kullanılmak üzere yetmiş adet taş toplanır. Bayramın birinci günü sabah namazından sonra Minâ'ya gelindiğinde abdest alınır ve zevalden önce Akabe Cemresi'ne gidilir; tekbir getirilerek yedi taş atılır: "Bismillah, Allahü Ekber, rağmen li'ş-şeytân ve hizbihi" duası taş atılırken okunur. İlk taşın atılmasıyla telbiyeye son verilir.

İfrat haccı yapan kişi vacib olan kurbanı kesmez. İsterse nafile olmak üzere kesebilir. Çünkü kurban kesmek onun için vacib değildir.

Akabe Cemresine taşları attıktan sonra tıraş olur. Saçların en az dörtte birinin tıraş edilmesi veya uçlarından parmak ucu kadar kestirilmesi gerekir. Tıraş olmak efdâldir. Bu ise sünnete daha uygundur. Kadınlar hakkında tıraş yok, saçlarının uçlarından kırpma vardır. Tıraş olmak veya saçları kısaltmakla ihramdan çıkılmış olur. Tıraştan sonra kadınlara yaklaşmanın dışında haram olan şeyler helâl olur. Böylece vacib olan tıraş işi tamamlanmış demektir.,

Bundan sonra farz olan Ziyaret tavafı yapılır. Bu tavafı bayramın üç gününde yapmak vacibdir. Tavafın kendisi ise farzdır. Buna "tavaf-ı ifada" da denir. İşte haccın iki rüknünden biri bu tavaftır ki, dört şavtı farzdır.

Daha önce sa'y etmemiş olanlar ziyaret tavafından sonra haccın sa'yini yaparlar. Önceden sa'yetmiş olanların ziyaret tavafından sonra sa'y etmeleri gerekmez. Sa'yetmek vacib olup, Safâdan başlayıp Merve'ye dört ve Merve'den Safâ'ya üç defa gidip gelmektir. Bu yedi geliş ve gidişe "sa'y" denir. Erkekler sa'yin belirli bir yerin de safa ile merve arasında "hervele" yaparlar, yani hızlı adımlarla yürürler veya koşarlar. Sonra yine normal yürüyüşlerine devam ederler.

Bu görevler yerine getirildikten sonra Minâ'ya dönülür. Şeytan taşlanan günlerde Minâ'da gecelemek sünnettir. Başka yerde gecelemek ise mekruhtur. Bayramın ikinci ve üçüncü günlerinde zeval vaktinden sonra sıra ile küçük, orta ve akabe cemrelerine yedişer taş atılır. İsteyen üçüncü günü taşlar atıldıktan sonra, güneş batmadan önce Minâ'dan ayrılıp Mekke'ye dönüş yapabilir. Buna "İlk Nefîr" denir. Dileyen Bayramın dördüncü günü her üç cemreye sıra ile o günde yedişer taş atar. Ancak dördüncü gün taşların zevaldan önce atılması da caizdir. Bu taşlar atıldıktan sonra Minâ'da kalınmaz, Mekke'ye inilir. Buna da "İkinci Nefîr" denir.

Mekke dışından gelenler için Veda Tavafı veya Sader Tavafı yapmak vacibdir. Ancak Remel yapılmaz.

Ahmet ŞEN