|
NAŞİRİN ÖNSÖZÜ İlim, şer'i şerife göre ikiye ayrılır: Asli İlimler, Mustenbeta İlimler Asli İlim, Kur'an ve hadis ilmidir ki, bütün ilimlerin kaynağıdır.
Mustenbata ilimler ise; (Kur'an ve hadis kaynağından hareketle) bir çalışma sonucu meydana gelen ilme denir. İlimlerin tab edilmiş şekline de kitab denir. İşte bu elinizdeki kitab, Kur'an ve hadisten sonra fıkıh dalında müstenbata ilme haiz bir kitabdır.
Reddu'l-Muhtar Ale'd-Dürru'l-Muhtar'ın özelliklerinden bazıları,
1- Fıkıh dalında kaynak kitabların en sonuncu ve en muhtevalısı oluşu,
2- Yazarı son asır alimi olduğu için günümüz meselelerine çözüm getiren kaynak tek kitab oluşu,
3- Hanefi fıkhının, bir ibadet muamelat ve ukubat kitabı oluşu,
4- Yıllarca, Şeyü'l-İslâm, kadı, müfti ve ülemalara rehber oluşu, onlara kaynak bulunuşu bu kitabın özelliklerindendir.
Bütün bu özellikleri taşıyan bir eserin üzerinde durmamıza gelince;
Din, ibadeti ve muamelatı ile bir bütündür; ikisinden birini terkedemeyiz. ibadetsiz bir muamelat kısır, muamelatsız bir ibadet kadüktür. Her ikisi birleştiği zaman bir değer, bir manzume ve bir mantık çıkar.
Günümüz insanının, ibadeti içine alan muamelattan yoksun ve bilgisiz olmasından ne hallere düştüğü hepimizce malumdur.
Müslümanım diyen bir adamın ruhi üstünlüğünü koruyacak (Fıkhın muamelatını kaplayan), Anlaşmalar, Emanet, İzdivaç, Davalar, Miras, (ukubat içinde incelenen) Kısas, Sırkat, Zina, Kazif ve İrtidat, gibi meselelerden habersiz kalmışız.
|
|