Vaaz Kategorileri
İman Konuları
İbadet Konuları
Sosyal Konular
Ramazan Vaazları
Dini Günler ve Geceler
DİB Örnek Vaazları
Kur'an'dan Öğütler
Genel Konular
islam ve Aile
Görev,Sorumluluk,Ahlak
Mevlid-i Nebi Vaazları
Ana Menü
Çocuklar İçin
Kur'an Öğreniyorm
Dinimi Öğreniyorum
Dini Bilgiler
Oyunlar
Ansiklopedi ve sözlük
Osmanlıca Sözlük
İslam Ansiklopedisi
Dini Sözlük
Dini Terimler
Küçük Lügat
Dini Kitaplar
P.Hayatı Salih Suruç
Kur'an ve Bilim
Günümüzde İslam
Kıssadan Hisse
Ehli Sünnet Yolu
İslam Tasavvufu
En Güzel Örnek
Gıybet Hastalığı
Adım Adım Kurtuluş
Mesneviden Öyküler
Riyâzüs-Salihîn-Metin ve Çeviri
TEVAZU VE ŞEFKAT

TEVAZU VE ŞEFKAT

 

 قال الله تعالى : { وَاخْفِضْ جَنَاحَكَ لِمَنِ اتَّبَعَكَ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ [

 “Ey peygamber senin yolunda giden mü’minlere, kol kanat ger, alçak gönüllü ol.” (26 Şuara 215)

 قال الله تعالى : { يَا أيها الَّذِينَ آمَنُواْ مَن يَرْتَدَّ مِنكُمْ عَن دِينِهِ فَسَوْفَ يَأْتِي اللّهُ بِقَوْمٍ يُحِبُّهُمْ وَيُحِبُّونَهُ أَذِلَّةٍ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ أَعِزَّةٍ عَلَى الْكَافِرِينَ [

 “Ey iman edenler! sizden kim dininden dönerse bilsin ki, Allah yakında öyle bir toplum getirir ki O, onları sever, onlar da O’nu severler. Mü’minlere karşı alçak gönüllü, Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenlere karşı, onurlu ve şiddetlidirler.” (5 Maide 54)

 قال الله تعالى : { يَا أيها النَّاسُ أنا خَلَقْنَاكُم مِّن ذَكَرٍ وَأنثَى وَجَعَلْنَاكُمْ شُعُوبًا وَقَبَائِلَ لِتَعَارَفُوا إن أَكْرَمَكُمْ عِندَ اللَّهِ أَتْقَاكُمْ أن اللَّهَ عَلِيمٌ خَبِيرٌ [

 “Ey insanlar! Bakın biz sizi, bir erkekten ve kadından yarattık. Sizi birbirinizi tanıyasınız diye, milletlere ve kabilelere ayırdık. Şüphesiz Allah katında şerefli ve itibarlı olanınız; Allahtan en fazla korkanınızdır . Çünkü Allah, her şeyi bilendir, her şeyden haberdar olandır.” (49 Hucurat 13)

قال الله تعالى : {  فَلَا تُزَكُّوا أنفُسَكُمْ هُوَ أَعْلَمُ بِمَنِ اتَّقَى [

 “... O halde ey insanlar siz, kendinizi temize çıkarmaya kalkışmayın O, kötülükten sakınanı  daha iyi bilir.” (53 Necm 32)

قال الله تعالى : { وَنَادَى أَصْحَابُ الأعْرَافِ رِجَالا يَعْرِفُونَهُمْ بِسِيمَاهُمْ قالواْ مَا أَغْنَى عَنكُمْ جَمْعُكُمْ وَمَا كُنتُمْ تَسْتَكْبِرُونَ أَهَـؤُلاء الَّذِينَ أَقْسَمْتُمْ لاَ يَنَالُهُمُ اللّهُ بِرَحْمَةٍ ادْخُلُواْ الْجَنَّةَ لاَ خَوْفٌ عَلَيْكُمْ وَلاَ أنتمْ تَحْزَنُونَ [

 “Yine A’raf ehli(A’raf: Cennetle cehennem arasında yüksek bir alandır ki,sevapları ile günahları eşit olanlarAllahın dilediği bir zamana kadar burada kalacaklar, daha sonra Allahın affına nail olarak da cennete gireceklerdir)yüzlerindeki işaretlerinden tanıdıkları kimselere şöyle seslenecekler:, Mal mülk biriktirmeniz, çokluğunuz ve büyüklük taslamanız size hiçbir yarar sağlamadı. Allah’ın rahmetine erişemeyecekler diye yemin ettiğiniz, bu kişiler bunlar mı? Onlara: Girin cennete size korku yok, hüzün de duymayacaksınız, diye sesleniliyor.” (7 Araf 48-49)

602-وعن عِيَاضِ بن حِمَارٍ رَضِيَ اللَّه  قال : قال رسولُ الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  :أن الله أَوحَى إليَّ أن تَوَاضَعُوا حتى لا يَفْخَرَ أَحَدٌ عَلى أَحَدٍ، وَلا يَبغِيَ أَحَدٌ على أَحَدٍ. 

602: Iyaz ibni Hımar (Allah Ondan razı olsun)'den rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: “Allah bana alçak gönüllü olmamızı ve hiç kimse kimseye karşı öğünüp böbürlenmesin ve hiçbir kimse de kimseye karşı zulmedip aşırı gitmesin diye vahyederek bildirdi .” (Müslim, Cennet 64)

603- وعَنْ أبي هريرة رَضِيَ اللَّه  أن رسول الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  قال : ما نَقَصَتْ صَدَقَةٌ من مالٍ، وما زادَ الله عَبداً بِعَفْوٍ إلا عِزًّا ومَا تَوَاضَعَ أَحَدٌ لله إلا رَفَعَهُ الله . 

603: Ebu Hüreyre (Allah Ondan razı olsun)'den rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: “Sadaka vermekle mal eksilmez. Allah affeden kulunun değerini artırır. Allah kendisine karşı alçak gönüllü olanları yükseltir ve yüceltir.” (Müslim, Birr 69)

604-وعن أنس رَضِيَ اللَّه  أنهُ مَرَّ عَلى صِبيان فَسَلَّمَ عَلَيْهِمْ وقال : كان النَّبِيُّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  يَفْعَلُهُ.

604: Enes (Allah Ondan razı olsun) çocukların yanından geçerken onlara selam verdi ve Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)’de çocuklara böyle selam verirdi, dedi. (Buhari, İstizan 15, Müslim, Selam 1)

605-وعنه قال :إن كانت الأمة مِن إمَاءِ أَهْلِ المَدينَةِ لتَأخذ بِيَدِ النبيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  ، فَتَنْطَلِقُ بِهِ حَيْثُ شَاءتْ. 

605: Yine Enes (Allah Ondan razı olsun) şöyle demiştir: Medineli bir kimsenin hizmetçisi olan bir cariye Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem)’in elinden tutar ve onu istediği yere kadar götürür, işini gösterirdi. (Buhari, Edeb 61)

606-وعن ألاسوَدِ بن يَزيدَ قال : سُئِلَتْ عَائِشَةُ رضي اللهُ عَنْهَا : ما كان النَّبيُّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  يَصنَعُ في بَيْتِهِ ؟ قالت : كان يَكونُ في مِهْنَةِ أَهْلِهِ- يَعني: خِدمَةِ أَهلِهِ- فإذا حَضَرَتِ الصَّلاةُ، خَرَجَ إلى الصلاةِ. 

606: Esved ibni Yezid şöyle demiştir: Hz. Aişe’ye Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) evinde ne yapardı diye soruldu da o da şu cevabı verdi:

-Ailesinin işleri olan ev işleriyle uğraşırdı. Namaz vakti gelince de camiye çıkardı. (Buhari, Ezan 44)

607- وعن أبي رِفَاعَةَ تَميمِ بن أُسَيدٍ رَضِيَ اللَّه  قال : انتهَيْتُ إلى رسولِ الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  وهو يَخْطُبُ، فقلتُ: يا رسولَ الله، رجُلٌ غَرِيبٌ جاءَ يَسْأَلُ عن دِينِهِ لا يَدرِي مَا دِينُهُ ؟ فَأَقْبَلَ عَليً رسولُ الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم   وتَرَكَ خُطْبَتَهُ حتى انتهى إليَّ، فَأُتِيَ بِكُرْسِيٍّ، فَقَعَدَ عَلَيهِ، وَجَعَلَ يُعَلِّمُني مِمَّا عَلَّمَه الله، ثم أَتَى خُطْبَتَهُ، فَأَتَمَّ آخِرَهَا. 

607: Ebu Rifaa Temim ibni Üseyd (Allah Ondan razı olsun) şöyle demiştir: Hutbede iken Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem)’in yanına geldim ve (kendimi kasdederek) Ya Rasulallah dinini bilmeyen bir garib geldi, dini sorup öğrenmek istiyor, dedim.

Rasulullah bana döndü, baktı, hutbeyi bırakıp yanıma geldi. Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem)’e bir sandalye getirdiler üzerine oturdu ve Allah’ın kendisine öğrettiği şeylerden bana öğretmeye başladı. Sonra da hutbesine dönerek konuşmasını tamamladı. (Müslim, Cuma 60)

608- وعن أنس أن رسولَ الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  كان إذا أكَلَ طَعَاماً لَعِقَ أصابعَهُ الثّلاثَ قال : وقال : إذا سَقَطَتْ لُقْمَةُ أَحَدِكُمْ، فَلْيُمِطْ عَنْها ألاذى، ولْيَأْكُلْها وَلا يَدَعْها للشيطان. وَأمرأن تُسْلتَ القَصعةُ, قال : فَإنكُمْ لاَ تَدْرُونَ في أَيِّ طَعَامِكُمُ البَرَكَةُ . 

608: Enes (Allah Ondan razı olsun)'den rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) yemek yediği zaman üç parmağıyla yer ve üç parmağını da yalayarak şöyle buyururdu: “Herhangi birinizin lokması yere düştüğü zaman ona bulaşan şeyi temizleyip lokmayı yesin onu şeytana bırakmasın.” Tabakların temizlenmesini emrederek: “Zira bereketin yemeğin hangi parçasında bulunduğunu bilemezsiniz.” (Müslim, Eşribe 136)

609-وعن أبي هُريرة رَضِيَ اللَّه  ، عن النبي صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  قال : ما بَعَثَ الله نَبِيًّا إلا رَعَى الغَنَمَ قال : أصحابُه وَأنت ؟ فقال : نَعَمْ كُنْتُ أَرْعَاهَا عَلى قَرَارِيطَ لأَهْلِ مَكَّةَ.

609: Ebu Hüreyre (Allah Ondan razı olsun)'den rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) : “Allah’ın gönderdiği her peygamber mutlaka koyun gütmüştür”, buyurdu. Bunun üzerine sahabileri: Sende mi güttün ya Rasulallah? Diye sordular. Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem): “Evet Mekkelilerin koyunlarını Kararît denilen yerde güderdim”, buyurdu. (Buhari, İcara 2)

610- وعنهُ، عن النبيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  قال : لَو دُعِيْتُ إلى كُرَاعٍ أو ذِرَاعٍ لأَجَبْتُ، وَلَوْ أُهْدِيَ إليَّ ذِراعٌ أو كُراعٌ لَقَبلْتُ . 

610: Yine Ebu Hüreyre (Allah Ondan razı olsun)'den rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: “Eğer paça veya kürek kemiği eti yemeğine davet edilsem derhal giderim. Şayet bana paça ve kürek kemiği eti hediye edilse onu da hemen kabul ederim.” (Buhari, Hibe 2)

611- وعن أنس رَضِيَ اللَّه  قال : كانت نَاقَةُ رَسُولِ الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  العَضْبَاءُ لاَ تُسْبَقُ، أَوْلا تكَادُ تُسْبَقُ، فَجَاءَ أعْرأبي عَلى قَعُودٍ لَهُ، فَسَبَقَها فَشَقَّ ذلِكَ عَلى المُسْلِمِين حَتَّى عَرَفَهُ، فَقال : حَقّ عَلى الله أن لاَ يَرْتَفعَ شَيْءٌ مِنَ الدُّنْيَا إلا وَضَعَهُ.

611: Enes (Allah Ondan razı olsun) şöyle demiştir: Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem)’in devesi Adba yarışta birinciliği başkasına devretmezdi veya diğer develer onu geçmeye yaklaşamazlardı. Günün birinde devesiyle gelen bir bedevi Adbâ’yı geçti. Bu durum müslümanlara ağır geldi. durumu anlayan Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu:

“Dünyada yükselen bir şeyi alçaltmak Allah’ın değişmez bir kanunudur.” (Buhari, Cihad 59)

Online Bağış
Hediyen Dünyanın En Güzel Hediyesi Olsun
Haftanın Hutbesi
16.02.2024 Dünyayı Barış Ve İtidale Çağırıyoruz
09.02.2024 Hayatı Değerli Kılan Ölçü: İman
02.02.2024 Rabbimiz, Müminleri Yalnız Ve Yardımsız Bırakmaz
26.01.2024 Mülk Sûresinden Mesajlar
19.01.2024 Bizi Güçlü Kılan, Birlik Ve Beraberliğimizdir
12.01.2024 Allah’ın Rahmet Ve İnayetine Sığınmanın Adı: Eûzü-Besmele
Kur'an-ı Kerim Dinle
DİB Kur'an Portalı
Ramazan Pakdil Sureler
Bünyamin Topçuoğlu
Bünyamin T.oğlu Aşirler
İlhan Tok Hatim
Abdussamed Hatim
Abdul Rahman Al Sudais
Ahmed Al Ajmi Hatim
F.Çollak Görüntülü Hatim
İshak Daniş Hatim
5 Hafız OK takipli Hatim
Mehmet Emin Ay Hatim
İsmail Biçer Ok Takipli
İsmail Biçer Aşr-ı Şerifler
114 Sure 114 Hafız
S.Hafızlar Görüntülü
Kur'an International
Tefsir
Cüz Cüz Kur’an Özeti
Her Cüzden Üç Mesaj
Elmalı Tefsiri
Elmalı Meali
Fizilali Kur'an
DİB Kuran Meali
Kur'an-ı Nasıl Anlayalım
Fıkıh
K.İslam Fıkhı
R. Muhtar-İbn-i Abidin
Gurer Ve Dürer
Mülteka El Ebhur
Kuduri Tercümesi
Nûru'l-îzâh Tercümesi
Büyük Şafi Fıkhı
Detaylarıyla Namaz
Hadis
Kütübüs-Sitte
Sahihi Buhari
Riyazüs Salihin
Ellü'lüü vel-Mercan
Hadis El Kitabı
40 Hadis ve izahı
Uydurma Hadisler
Üye Adı
Parola

Şifremi unuttum -
Sayfa oluşturulma süresi: 3.55 saniye 14,910,594 Tekil Ziyaretçi
Copyright © 2012 islamda Hayat
Sitemizdeki Vaaz, Hutbe ve Yazılar kaynak göstermek şartı önceden izin Almadan Ticari Amaçlar Dışında Kullanmak Serbestir.

Tüm Bilgiler Ümmete Vakıftır copyright © 2002 - 2024